Bakan Yanık'tan flaş cemaat açıklaması: İstismar, ihmal yoksa çocuklar verilebilir...

Bakan Yanık'tan flaş cemaat açıklaması: İstismar, ihmal yoksa çocuklar verilebilir...

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, geçtiğimiz günlerde tarikat ve cemaatler ile ilgili yaptığı açıklamalarla gündeme düştü.

Geçtiğimiz günlerde Kahramanmaraş merkezli depremin ardından ailesi bulunamayan kayıp çocukların tarikatlara verildiği iddialarına yönelik olarak Bakan Yanıt, 'saçmalıktır' sözleriyle iddiaları yanıtlarken bugün Menzil cemaatinin köyünde 1100 çocuğun kalmasını, 'Aileler, çocuklarını diledikleri yerde bulundurabilirler. Karışacak halimiz yok. İstismar, ihmal yoksa görevimiz başlamaz' diyerek açıkladı.

Bakan Yanık'tan flaş cemaat açıklaması: İstismar, ihmal yoksa çocuklar verilebilir...- Bu açıklamanın ardından bir çok hukukçu açıklamanın huku dışı olduğunu iddia ederek Yanık'ın istifasını istediler.

kapak-080029.webp

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, önceki gün tarikatlara verildiği iddia edilen çocuklarla ilgili konuştu. Yanık, “Bizim Menzil cemaatine ya da x, y, z herhangi bir yere verecek bir çocuğumuz yok ama insanlar kendi çocuklarını diledikleri yerde bulundurabilirler, buna da karışacak halimiz yok. İhmal yoksa istismar yoksa şiddet yoksa bizim görevimiz devlet olarak başlamaz” dedi.

Ancak alınan tepkilerde, 'Devletin görevi çocukları ne tarikatlara-cemaatlere ne de koruyucu aileye teslim etmektir. Bu durumda olan çocuklar devlete emanettir. Bakan bugün bu cemaatlere terk edilen çocuklarla ilgili görevinden istifa etmelidir. Çocuğun menfaatı söz konusu olduğu zaman, onun istismara uğramasını mı bekleyeceğiz? Bu tür tarikat cemaatlere teslim edilen çocukların başlarına neler geldiğini gördük. Son zamanlarda tarikatlar bazı statülerden yararlanmak için vakıf olma yolunu tercih ediyorlar. Bizim yasalarımıza göre zaten tarikat ve cemaatlerin faaliyet gösterememesi lazım.' ifadeleri kullanıldı..jpg

Avukatlardan yapılan açıklamada ise şu sözler yer aldı:

Anne babalar veya çocuğa bakmakla yükümlü olan kişiler çocuğun üzerinde tam yetkiye sahip değillerdir. Çocuğu kendi doğrularıyla istedikleri yere gönderemezler. Çocuğa sakıncalı bir durum söz konusuysa burada devlet hem sosyal devlet hem de anayasal hak gereği iddiaları incelemekle yükümlüdür. ‘Bu çocukların anne babası varsa ben karışamam’ diyerek geri çekilemez. 1400 çocuğun alınıp sakıncalı bir yere götürüldüğü iddiası varsa bu iddiaları ‘İhmal, istismar yoktur’ diyerek kestirip atamaz”