Hakkında çıkan “cadı eğitimi” iddiaları ve “eşini neden yalnız bıraktığı” sorularıyla hedef tahtasına oturtulan Sezer Gürel, ATV’de Müge Anlı ile Tatlı Sert programında çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte o duygu dolu sözler ve olayın perde arkası!

Ece Gürel’in Esrarengiz Sonu

Kağıthane Gültepe Mahallesi’ndeki evinden 2 Mart Pazar günü “Belgrad Ormanı’na gezmeye gidiyorum” diyerek çıkan 36 yaşındaki Ece Gürel’den dört gün boyunca haber alınamamıştı. Geniş çaplı arama kurtarma çalışmaları sonucunda, 6 Mart gecesi saat 01.15’te sarp bir ormanlık alanda uyur halde bulunan Gürel, Maslak Acıbadem Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Ancak uzun süre soğukta kalması nedeniyle hipotermi geçiren genç kadın, yoğun bakımda verdiği yaşam mücadelesini önceki gece saat 03.00’te kaybetti. Ölümü, ailesini ve sevenlerini yasa boğarken, ormanda geçirdiği dört gün boyunca neler yaşadığı hâlâ sır olarak kaldı.

İş Yerinde Mobbing ve Kırılan Bir Ruh

Ece Gürel’in son günlerinde iş yerinde yaşadığı sorunlar, olayın en dikkat çeken detaylarından biri oldu. İddialara göre, on yıldır çalıştığı avukatlık firmasında mobbing’e maruz kalan Gürel, istifaya zorlanmış ve tazminatsız şekilde işten çıkarılmıştı. Ailesi, bu baskının genç kadının moralini altüst ettiğini belirtirken, Gürel’in sosyal medya paylaşımları da ruh halini ele veriyordu. Astrolojiye olan ilgisi, tarot kartları ve ses meditasyonu gibi spiritüel aktivitelerle vakit geçirdiği bilinen Gürel’in, Belgrad Ormanı’na kafa dinlemek için gittiği düşünülüyor. Ancak bazıları, “cadılık zanaati eğitimi” aldığı ve bu nedenle ormanda olduğunu öne sürdü.

Eşinden Gelen İlk Sözler: “Acımızı Yaşayamadık”

Ece Gürel’in ani ölümü sonrası sosyal medyada hedef haline gelen Sezer Gürel, eşine yönelik suçlamalara ve iddialara yanıt verdi. “Eşimi neden yalnız bıraktın?” sorularından bunalan Sezer, “Sosyal medyanın karanlık yüzünü gördük. Acımız katlanarak büyüyor. Eşim dört üniversite bitirmiş, bilgiye aç bir insandı. Yarışma programlarına bile katılmışlığı vardı. Astrolojiyle ilgilenirdi ama bu bambaşka yerlere çekildi” diyerek sitemini dile getirdi. Eşini mutlu etmeye çalıştığını vurgulayan Sezer, “O bir kurs almak istediğinde desteklerdim. Eşim benden hiçbir şey gizlemezdi. Belgrad Ormanı’na daha önce birlikte gitmiştik, o yürüyüş yolundan ayrılmamızı asla istemezdi” diye ekledi.

“Cadı Eğitimi mi? Öyle Bir Şey Olsa Yanında Olurdum!”

Hakkında çıkan “cadılık kursu” iddialarına da değinen Sezer Gürel, “Böyle bir şeye şahit olmadım. Eşim ormana kafa dağıtmaya gitmişti. Eğer öyle bir şey olsaydı, yalnız bırakmaz, ben de giderdim. Eşim bu tarz şeylere sadece meraklıydı” dedi. Eşinin telefon şifresini bilmediğini ve son konuştuğu kişilere emniyetin ulaştığını belirten Sezer, “Olayın iç yüzünü biz de bilmiyoruz” diyerek çaresizliğini ifade etti.

Instagram’daki Gizemli Sayılar

Ece Gürel’in ölümünden sonra Sezer Gürel’in Instagram hesabındaki “Grabovoi sayıları” olarak bilinen numaralar dikkat çekmişti. Bu sayılar, spiritüel çevrelerde “şans” veya “enerji” sembolü olarak biliniyor. Konuya açıklık getiren Sezer, “Eşim bunları şanslı numaralar olarak görürdü. Astronomi dersleri aldığı için ilgilenirdi. Ben bu tarz şeylerle pek uğraşmazdım, o yüzden sosyal medyama yazdığında çok önemsemedim. Kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum” dedi. “Eşinizin hesabında da var mıydı?” sorusuna ise “Bilmiyorum, belki vardı, belki sildi. Çok eski bir mesele” yanıtını verdi.

Polis Soruşturması Sürüyor

Ece Gürel’in ölümüyle ilgili polis incelemesi devam ederken, genç kadının son konuştuğu kişilerle ilgili araştırmalar derinleşiyor. Otopsi raporunda hipotermi nedeniyle iç organlarda kanama tespit edilmiş, vücudunda çok sayıda sıyrık ve kene izi bulunmuştu. Ancak cinsel saldırı izine rastlanmaması, olayın bir kaza veya doğal nedenlerle gerçekleşmiş olabileceği ihtimalini güçlendiriyor. Yine de ailesi ve kamuoyu, Gürel’in ormanda geçirdiği dört günün sırlarını çözmek için cevap bekliyor.

Bir Aşk ve Pişmanlık Hikâyesi

Sezer Gürel’in sözleri, hem bir eşin kaybına duyduğu derin üzüntüyü hem de kamuoyunun acımasız yargılarına karşı duyduğu öfkeyi yansıtıyor. “Eşimle ormana giderdim, keşke o gün de gitseydim” diyerek içindeki pişmanlığı dile getiren Sezer, “Onu mutlu etmekten başka bir şey istemezdim” diyerek sözlerini noktaladı. Ece Gürel’in ölümü, geride yalnızca yas tutan bir aile değil, aynı zamanda yanıtlanmamış sorularla dolu bir trajedi bıraktı.