CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, yeni anayasayı toplumsal bir uzlaşmayla ve insan odaklı olarak partilerinin yapacağını belirterek, "Çünkü insan odaklı bir anayasayı, demokrasiye inananlar, demokratlar yapabilir." dedi.

Erkek, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Kovid-19 nedeniyle yüzlerce sağlık çalışanı, binlerce vatandaşın hayatını kaybettiğini hatırlattı.

Türkiye'nin, son dönemde vaka artışında Avrupa'da şampiyon olduğunu savunan Erkek, ülkede otobüslerin, kapalı spor salonlarının dolduğunu, kongrelerin, toplantıların yapıldığını belirtti. Erkek, "Kim yapabiliyor? Saray iktidarı ve AK Parti. Çünkü saray iktidarı ve çevresi imtiyazlı sınıf." diye konuştu.

Anayasa'nın 10. maddesinde, "Herkes kanun önünde eşittir. Hiçbir aileye, kişiye, zümreye ya da sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde, kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır." ifadesinin yer aldığını hatırlatan Erkek, "Kanun, kural tanımaz bir devlet yönetimi, iktidar var." dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, salgın sürecinde vatandaşın, esnafın cezalandırıldığını, kalabalık kongrelerin ise sürdüğünü savundu. Devletin ciddiyetle yönetilmesi gerektiğini belirten Erkek, iktidarın, millet için sağlık, adalet, güvenlik sorunu haline geldiğini ileri sürdü.

Erkek, AK Parti'nin "Türkiye için güven ve istikrar" sloganını da "Böyle sorumsuz, vicdansız, kural, kanun tanımayan bir iktidar, nasıl Türkiye için güven ve istikrar sağlayacak?" şeklinde eleştirdi.

AK Parti'nin, "19 yıl bir hazırlık süreciydi, biz yeni başlıyoruz" ifadesini kullandığını, ama hazırlıkta sınıfta kalındığını öne süren Erkek, "19 yılda milleti uçurumun kenarına getirdiler, millet kurtardı. Darbe teşebbüsüyle karşı karşıya kaldık. Daha sonra darbeyi ve OHAL dönemini fırsat bilerek köklü sistem değişikliklerine gittiler." görüşünü dile getirdi.

- Yeni anayasa tartışmaları

Yeni anayasa tartışmalarına da değinen CHP'li Muharrem Erkek, Türkiye'de gazeteciler, milletvekilleri, öğrenciler, il başkanları, belediye başkanları, Çorlu tren kazasında evladını kaybeden anneler ile sanatçılar Müjdat Gezen ve Metin Akpınar'ın yargılandığını, siyasi partilerin kapatılmak istendiğini anlattı.

CHP'li belediyeler üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığını öne süren Erkek, "Hangi baskıyı kurarlarsa kursunlar hiçbirimiz bir santimetre dahi geri adım atmayacağız." ifadesini kullandı.

Taksim Gezi Parkı'nın mülkiyetinin, belediyeden "Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı"na geçmesini de eleştiren Erkek, "İstanbul Büyükşehir Belediyesinin elinden, Taksim Gezi Parkını, Taksim Meydanını alıyorlar. İstanbul'u kaybettikten sonra dengelerini de kaybettiler." görüşünü savundu. Muharrem Erkek, şöyle devam etti:

"Yeni anayasayı, toplumsal bir uzlaşmayla ve insan odaklı olarak biz yapacağız. Çünkü insan odaklı bir anayasayı demokrasiye inananlar, demokratlar yapabilir. OHAL döneminde anayasa değişikliği referandumu yaptıranlar asla demokrat olamazlar. Dünyanın hangi demokratik ülkesinde OHAL dönemlerinde köklü anayasa değişiklikleri yapılır? Dünyanın hangi demokratik ülkesinde OHAL dönemlerinde seçim yapılır ? Referandumu, seçimi yaptılar, ondan sonra OHAL'i kaldırdılar. Sivil darbe süreci de devam ediyor.

Yaşadığımız tüm sorunların temelinde aslında sistem sorunu yatıyor. 'Yeni anayasa yapacağız' diyorlar ama şunu da ısrarla söylüyorlar, 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine dayanan bir anayasa yapacağız.' Yani bu sistemi savunuyorlar."

-"Kendinize uyduracağınız bir anayasa istiyorsunuz"

Ülkenin yaşadığı temel sorunun "kişi, parti, devlet" birleşmesi olduğunu, devlet başkanlığı, kabine başkanlığı, başkomutanlık sıfatının bir siyasi parti genel başkanında birleştiğini savunan Muharrem Erkek, şöyle konuştu:

"Bir siyasi parti genel başkanı Anayasa Mahkemesine, HSK'ya üye atamaktadır. Asıl sorunumuz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini temel alan, tahkim edecek bir yeni anayasadan bahsediyorlar. Bu yeni bir şey değil ki. Siz kendinize uyduracağınız bir anayasa istiyorsunuz. Asıl derdiniz bu. Muhalefet ne diyor, Cumhur İttifakı dışındaki tüm siyasi partiler ne diyor, 'güçlendirilmiş parlamenter sistem', onlar 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi', yani patronlu başkanlık sistemi istiyorlar."

"Hukukun Üstünlüğü Endeksi"ndeki ilk 10 ülkenin, parlamenter sistemle yönetildiğini, son 10 ülkede ise "patronlu başkanlık sistemi"nin uygulandığını aktaran Erkek, "Dünya Mutluluk Endeksi"nde ilk 10'da bulunan ülkelerin de parlamenter sistemle yönetildiğini, mutsuz olan ülkelerde ise "patronlu başkanlık sistemi"nin bulunduğunu kaydetti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, partilerinin demokrasiye inanan milyonlarla, siyasi partilerle cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak için üzerine düşeni yapacağını belirtti.