Emekliye ZAM geliyor! Bu kez BİNALİ YILDIRIM resmen tarih verdi: 7500 + 5000 TL daha! 'Sabredin Son 1 AY KALDI' dedi
Emekli zammı geliyor. Eli kulağında. Milyonlarca emeklinin beklediği zam ayrıntılarına yönelik olarak duyuruyu bu kez hükümet kanadından ilk kez konuşan Binali Yıldırım tarafından yapıldı.
Milyonlarca emekli seçim öncesi gelen 7500 TL'lik en düşük emekli maaşı sınırı ile geçinmeye çalışırken emeklinin yaşanan enflasyon karşısında hayatta kalması ve geçinebilmesi gün geçtikçe zorlaşıyor.
Emekliye ZAM geliyor! Bu kez BİNALİ YILDIRIM resmen tarih verdi: 7500 + 5000 TL daha! 'Sabredin Son 1 AY KALDI' dedi- Bu anlamda milyonlarca emeklinin en düşük emekli maaşına gelen %25 seyyanen zamma da ek olarak asgari ücret dolaylarına çekilmesi ya da 10.000 TL'de sabitlenmesi gibi konular gündeme geliyordu. Konu için zamma ilişkin olarak yanıt AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım'dan geldi.
Ülkemizdeki 4 milyon memur ve 2,5 milyon memur emeklisini ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinde 1 Ağustos'ta başlayan süreçte kritik aşamaya gelindi. Görüşmelerde hükümeti temsil eden Kamu İşveren Heyetinin 14 ve 17 Ağustos'ta zam tekliflerini kabul etmeyen sendikalar, müzakere aşamasının bitmesine saatler kala refah payını da içeren yeni bir zam teklifi beklemeye başladı.
EKİM AYI İŞARET EDİLDİ
AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım ise açıklama yaparak, "düzenleme" için tarih verdi. Yıldırım, memur maaş zamlarıyla ilgili "Meclis açılır açılmaz emekli maaşı çalışması yapılacak" dedi. Meclis'in tatili ise 1 Ekim'de bitecek.
Yıldırım'ın konuşmasından diğer öne çıkan satırlar:
"Covid salgını bütün ayarları bozdu. Enflasyonu bilmeyen ülkeler enflasyon ile yüzleştiler. Bizde de enflasyon hızla artmaya başladı. Çünkü dünyanın ihtiyacı olan miktarda üretim yapılamadı. İhtiyaçlarda bir azalma yok ama üretimde ciddi bir azalma yaşandı. Bir şeyin miktarı az olunca fiyatı arttı. Fiyat artışları enflasyonu enflasyon da fiyat artışlarını körükleyerek geldi. Bunun üzerine terörle mücadele ve Rusya-Ukrayna savaşı sorunları var. Bu 2 ülkeden 45 milyar dolarlık bizim alışverişimiz var. İşte tüm bunlar işleri kötü hale getirdi. Krizleri yönetebilirsiniz ama belirsizliği yönetemezsiniz. Aslında işin özeti budur. Bunun arkasına 6 Şubat depremini koyunca tablo daha da ağırlaştı. 110 milyar dolar bir maliyet ortaya çıktı. Bu ölçekte bir depremle başka bir ülke yüzleşti altında kalırdı. Biz millet ve devlet olarak burada yine farkımızı ortaya koyduk.
Türkiye'nin bütçe büyüklüğü yani milli geliri 1 trilyon 58 milyar dolar. 2023 yılı için gerçekleşecek durum bu. Önümüzdeki sene bu 1 trilyon 200 milyar dolar olabilir. Öyle öngörülüyor. Bu ölçülere göre şu anda 12 bin 310 dolar kişi başına düşüyor. 2024'te de 13 bin dolar kişi başı gelir olacak. Türkiye'nin kuruluşu olan 1923 ile 2002 arası büyüme ortalaması 4,7 iken AK Parti döneminde 2002 ila 2020 arasında büyüme ortalaması 5,4 olarak gerçekleşmiştir. Eğer Türkiye yüzyıl boyunca 4.7 yerine 5.4 büyüseydi milli gelirimiz 2 trilyon doların üzerine çıkıyor. Kişi başına düşen gelirde 25-26 bin dolar olacaktı. Güven ve istikrar tılsımlı 2 kelimedir. Büyümenin anahtarı budur, AK Parti'nin yaptığı da budur. Bu AK Parti'nin kerameti değil milletin AK Parti'ye yüklediği bir misyondur. Enflasyon hükümetimizin 1. önceliğidir. 2024'ün 2. yarısından itibaren kalıcı olarak inecek. Enflasyonda düşüşü göreceğiz.
Hedefimiz enflasyonun tekrar kontrol edilebilir tek haneli oranlara düşürmektir. Ekonomi yönetimi bunun için çalışıyor ve işinin ehli insanlar. Orta Vadeli Plan var ve şekillendirdiler. Çalışma bitti ve eylülde açıklanacak. Enflasyon ortada vadede kontrol altına alınacak ve tek haneye inecek."