FETÖ Çatı Davası'nda AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı İdris Şahin için FLAŞ karar: Dosyası ayrıldı
Çankırı 1. Ağır Ceza Mahkemesi, FETÖ Çatı Davası'nın bugünkü duruşmasında bir süre önce AK Parti Yerel Yönetimler Başkanı Erol Kaya'nın Yardımcılığına atanan sanıklardan İdris Şahin'in dosyasının Çatı Davası'ndan çıkarılmasına karar verdi.
FETÖ yargılamalarıyla ilgili son dönem yoğunlaşan tartışmalara Çankırı 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen Çatı Davası'nda verilen kararla bir yenisi daha eklendi. Davanın en kritik sanıklarından Avukat İdris Şahin ve bazı sanıkların dosyalarının Çatı Davasından ayrılmasına karar verildi.
Çatı Davası'nın en kritik sanıkları arasında gösterilen ve "bilerek ve isteyerek örgüte yardım" dahil bazı suçlamalarla yargılanan Avukat İdris Şahin, bir süre önce dava sanığı olmasına rağmen AK Parti Yerel Yönetim Başkanı Erol Kaya'nın Yardımcılığına atanmıştı.
Çankırı 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki FETÖ Çatı Davası'nın bugün yapılan duruşmasında, Cumhuriyet Savcısı, sanık Avukat İdris Şahin'le birlikte sanıklar Murat Dönmez, İbrahim Karataş, Erdal Yıldız, Ahmet Ak ve Yavuz Yıldız'ın dosyalarının davadan ayrılmasını talep etti. Savcının talebini kabul eden mahkeme, sanık Avukat İdris Şahin ve diğer 4 sanığın dosyalarının ayrılarak ayrı bir Esas numarası ile duruşma günü verilmesine hükmetti.
Yargılama, yeni yeni Esas numarayla açılacak dava dosyasında da Çatı Davası iddianamesinde yer alan suçlamalardan yani FETÖ'den devam edecek.
İDDİANAMEDE AĞIR SUÇLAMALAR VARDI
Verilen bu karar sonrası Çankırı'da, "İdris Şahin'in AK Parti Genel Merkeze atanmasının yansıması" değerlendirmeleri yapılırken Şahin'le ilgili Çatı Davası İddianamesinde yer alan suçlamalar bir kez daha gündeme geldi.
AVAZTÜRK'ün 16 Kasım 2017 günü "AVAZTÜRK belgelere ulaştı: AK Parti Genel Merkeze FETÖ sanığı atamışlar" başlığı ile ayrıntılarını ve belgelerini aktardığı iddianamede, AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı İdris Şahin, “örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer almasa da örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmekle” suçlanıp Türk Ceza Kanunu 220/7 maddesi kapsamında cezalandırılması talep edilmişti. Bilindiği gibi TCK 220/7 madde, “Örgütün hiyerarşik yapısında yer almayıp örgüte gönüllü olarak yardım eden kişinin ÖRGÜT ÜYESİ olarak yargılanmasını” öngörüyor.
Bu arada Dava iddianamesinde Şahin için yapılan şu tespitler de dikkat çekmişti:
“FETÖ/PYD terör örgütünün amaç ve stratejileri doğrultusunda eğitime katkı sunmak amacıyla okul ve yurt yapılması ve dersane işletmesi gibi alanlarda faaliyet göstermek üzere kurulduğu söylenen, ancak örgütün himmet yoluyla sağlanan kayıt dışı gelirlerini aklamak ve örgüte maddi finans sağlamak amacıyla kurulan, il imamının denetim ve kontrolünde bulunan AZİM şirketinin hissedarı olması ve muvazalı şekilde irtibatlı olduğu başka bir örgüt mensubuna şirket hisselerini devretmesi, şirketin kurulduğu tarihte iktidar partisinin il başkanı sıfatının bulunması nedeniyle örgütün ihtiyaç duyduğu, Çankırı ilindeki itibarlı ve zengin kişilere kolaylıkla ulaşılarakAZİM şirketine hissedar yapılmasına aracı olması, FETÖ/PYD terör örgütünün kontrolü ve denetimi altında bulunan kurum, şirket ve kuruluşları ile örgüt mensuplarıyla irtibat durumunun olağan sosyal ilişkiden öte suça yönelik amacı ve hedefi kapsayan ilişki olduğu…”
Öte yandan AVAZTÜRK'ün ulaştığı Çankırı Adliyesi'ndeki kimi kaynaklar "Şahin'in dosyasının Çatı Davasından ayrılmasını rutin bir işlem" diye değerlendirirken, kimi kaynaklar da "bu hamlenin Şahin'in aklanmasına yönelik ilk adım olduğu" yönünde görüş belirttiler.
Şahin'e yakın kaynaklar ise, yeni bir Esas numarasıyla açılacak dosyanın ilk yargılamasında karar verilmesine kesin gözüyle baktıklarını belirttiler.
AVAZTÜRK