İzlanda, Aralık ayından bu yana bölgeyi etkisi altına alan dördüncü yanardağ patlaması sebebiyle bir kez daha olağanüstü hal ilan etti. İzlanda Meteoroloji Ofisi’nin dün akşam yaptığı açıklamaya göre, son patlama Reykjanes Yarımadası’ndaki Stora Skogfell ve Hagafell arasında gerçekleşti. 8 Şubat’ta yaşanan önceki patlama da aynı bölgede meydana gelmişti. Ofis, bu son patlamanın magma çıkışı açısından, Sundhnukur kaynaklı önceki üç patlamaya kıyasla daha büyük olduğunu belirtti.

Patlamadan dakikalar önce, halkı uyaran ofis, lavların ülkenin güneybatısındaki balıkçı kasabası Grindavik’i korumak için oluşturulan engellere doğru ilerlediğini duyurdu. Bu durum, önceki patlamalarda da tahliye edilen Grindavik kasabası ve İzlanda’nın dünyaca ünlü kaplıcası Mavi Lagün’ün yeniden boşaltılmasına neden oldu.

11 Kasım’da evlerini terk etmek zorunda kalan yaklaşık 4 bin Grindavik sakininin, 19 Şubat’ta evlerine dönmesine izin verilmişti. Ancak, Fransız haber ajansı AFP’ye göre, dönenlerin sayısı yalnızca yüz civarında.

Cuma günü itibarıyla, 300 Grindavikli evlerini devlete satmak için başvuruda bulundu. Patlamalar, Reykjanes Yarımadası’ndaki 30 bin kişiye elektrik ve su sağlayan kritik öneme sahip Svartsengi Elektrik Santrali’ni de tehlikeye soktu. Santrali korumak için gerekli tedbirler alınırken, personel tahliye edildi. Svartsengi, ilk patlamadan bu yana uzaktan işletilmeye devam ediyor.

İzlanda, 33 aktif yanardağ sistemine sahip olup, bu alanda Avrupa’nın lideri konumunda. Volkanlar, 2021 Mart’ında tekrar harekete geçene kadar Reykjanes Yarımadası’nda 800 yıl boyunca herhangi bir patlama görülmemişti. Bu son patlama, bölgedeki volkanik aktivitenin ne denli değişken ve tahmin edilemez olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

İzlanda hükümeti ve yerel yetkililer, olası daha büyük patlamalar için hazırlıklarını sürdürüyor ve halkın güvenliği için her türlü önlemi alıyor. Bu doğal afetler, İzlanda’nın yanı sıra tüm dünyada volkanik aktivite ve onun etkileri üzerine yapılan araştırmalar için de değerli bilgiler sunuyor.