İç Anadolu'da yetişen madımak otu, tarçın, nane, karanfil gibi birçok bitkiden elde edilen esansiyel yağlar hakkında bilgi veren Doç. Dr. Özlem Pelincan, "Esansiyel yağlar bitkilerden elde edilen uçucu yağ benzeri sıvılardır.

Esansiyel yağlar modern tıbbın temelini oluşturur. Bazı bitkilerde bulunan esansiyel yağların özünü elde ederek farklı yöntemlerle; damıtma, presleme veya ekstraksyon yöntemiyle bu uçucu kısımları alıp gıdalarda kullanıyoruz. Sadece gıdalarda da değil kozmetik, ilaç sanayinde kullanılabilir" dedi.

"SAĞLIK ÜZERİNE HİÇBİR RİSKİ YOKTUR"

Esansiyel yağların çok kullanım amaçları olduğunu belirten Pelincan, "Doğal oldukları içinde insan sağlığını tehlikeye düşürecek boyutlarda değiller. Esansiyel yağların sağlık üzerine hiçbir riski yoktur. Kullanılan miktar çok önemli esansiyel yağlar yoğun aroma bileşikleri içerdiklerinden ürünün tadını olumsuz olarak etkiyebilir.

Bu durumlarda kullanılan miktar azaltılır. Sadece üründe duysal olarak sıkıntılar meydana getirebilir. Bunlar kullanılırken endüstriyel tip sentetik gıda katkı maddeleri ürünü kullanılmakta bunlarda insan sağlığını olumsuz etkilediğinden esansiyel yağların denk olacağı düşünülmekte.

Örneğin balık etinin esansiyel yağlarla muamelesi sonucunda, farklı lezzette ürün oluşturulduğu gibi balık etinin muhafaza süresi de arttırılmıştır.Ben ve arkadaşlarım yapmış olduğu çalışmada istavrit balığına nane özlü olan timol ilave edilerek bu balığın artı 4 santigrat derecede raf ömrü 4 ay olarak belirlenmiştir'" diye konuştu.

"KANSERLİ HÜCRELERİN OLUŞMASINA ENGEL OLURLAR"

Esansiyel yağların insan sağlığına olumlu yönde etkilerinin olduğunu söyleyen Pelincan, "Kanserli hücrelerin oluşmasına engel olurlar ya da insanlar da stres faktörlerini ortadan kaldırırlar.Farklı birçok bitkiden elde edebiliriz; Örneğin Sivas ve çevresinde yetişen madımaktan elde edebiliriz, siyah üzümden, tarçından, naneden karanfilden ve bir çok bitkiden elde edebiliriz" şeklinde konuştu.