Konya'nın huzur dolu sabahı, Selçuklu ilçesinin Bosna Hersek Mahallesi'nde beklenmedik bir olaya sahne oldu. Saatler 07.00'yi gösterirken, Ali Osman Gezginç isimli taksici, bir müşterisinin ani bıçaklı saldırısına uğradı. Göğsünden yaralanan Gezginç, yaşam mücadelesi verirken, saldırgan müşteri Emre A. ise polis tarafından kısa sürede ele geçirildi.

Bu olay, sıradan bir günün nasıl korku dolu anlara dönüşebileceğinin kanıtıydı. Gezginç, müşteri olarak aldığı kişinin, İstanbul Caddesi'nden bindiği taksisinde önce bıçakla ardından da yumruklarla saldırısına maruz kaldı. Olay, taksicilerin güvenlik sorunlarına ve mesleklerinin risklerine dair ciddi soru işaretleri uyandırıyor.

Ali Osman Gezginç'in anlatımıyla, sabahın erken saatlerinde başlayan bu korku dolu yolculuk, Emre A.'nın "Taksiciler bize güvenmiyor" sözleriyle tehlikeli bir hal aldı. Gezginç'in, günümüzde taksicilerin karşılaştığı güvenlik sorunlarına dikkat çekmesi, saldırganın bıçakla saldırısına neden oldu. Saldırı sonrasında, Gezginç'in yaşadığı dehşet, meslektaşları arasında da büyük yankı uyandırdı.

İzmir'de benzer bir olayın yaşandığına dikkat çeken Gezginç, meslek örgütlerinin taksicilere yeterince destek olmadığını ve bu tür olaylarda çoğu zaman yalnız kaldıklarını ifade etti. Bu trajik olay, meslektaşları arasında da büyük bir dayanışma çağrısı başlattı. Taksiciler, hem meslek örgütlerinden hem de kamu kurumlarından daha fazla destek ve koruma talep ediyorlar.

Bu acı olay, sadece Konya'da değil, tüm Türkiye'de taksicilik mesleğinin karşılaştığı zorlukları ve güvenlik endişelerini tekrar gündeme getirdi. Taksiciler, her gün yüzlerce insanı taşırken, kendi güvenliklerinden emin olmak istiyorlar. Emre A.'nın yakalanmasıyla sonuçlanan bu olay, ilgili kurumların ve toplumun bu mesleğin güvenliği için daha fazla önlem alması gerektiğini gösteriyor.

Taksicilik, şehir hayatının vazgeçilmez bir parçası olmakla birlikte, bu mesleği icra edenlerin güvenliği de toplumun öncelikleri arasında olmalıdır. Konya'da yaşanan bu olay, bir kez daha mesleki güvenlik önlemlerinin ve sosyal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Bu tür olaylar, sadece taksicilerin değil, tüm toplumun güvenliği için ciddi bir uyarı niteliğinde.

Konya'daki bu trajik olay, taksicilik mesleğinin sadece ekonomik bir faaliyet olmadığını, aynı zamanda ciddi sosyal ve güvenlik boyutları olan bir meslek olduğunu hatırlatıyor. Toplum olarak, taksicilerin güvenliğini sağlamak ve onlara gereken desteği vermek, hepimizin sorumluluğu olmalıdır.