Marmara Denizi'nde yaşanan son depremler, bölge halkını endişelendirmeye devam ediyor. 13 Aralık 2023 tarihinde, Marmara Denizi'nde Gemlik Körfezi açıklarında 3,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Bu depremin derinliği 9,11 kilometre olarak belirlendi ve Bursa, Tekirdağ, İstanbul gibi çevre illerde hissedildi.

Bu depremler, özellikle İstanbul'da yaşayanları olası büyük bir deprem konusunda daha da tedirgin etti. Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul'da deprem olasılığının yüzde 47 olduğunu belirtti ve bu yüksek oran, halk arasında ciddi endişelere neden oldu. Özellikle geçmişte yaşanan büyük depremlerin acı hatıraları, vatandaşların bu tür doğal afetlere karşı duyarlılığını artırıyor.

Deprem anı, Yalova'da güvenlik kameralarına yansıdı, bu da depremin şiddetini ve etki alanını gözler önüne serdi. Sigortacılar da Marmara Bölgesi'nde beklenen büyük depreme hazırlanıyor. Kahramanmaraş depreminde 5 milyar dolarlık hasar ödeyen sigortacılar, Marmara depremi için 6-7 kat daha fazla sigortalı hasar bekliyorlar.

Deprem uzmanı jeolog Prof. Dr. Okan Tüysüz, Marmara'da beklenen depremin İstanbul'u nasıl etkileyeceğiyle ilgili dört farklı senaryo paylaştı. Bu senaryolar, depremin büyüklüğünün 6.9 ile 7.6 arasında değişebileceğini öngörüyor. Ayrıca, İstanbul'da depreme hazırlık konusunda yeterli ilerleme kaydedilmediği, vatandaşların kısa sürede yaşanan deprem korkusunu unuttukları gözlemleniyor. Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu'ya göre, İstanbul'da dönüşmesi gereken konut sayısı 92 bin 200 civarında.

Prof. Dr. Naci Görür, 17 Ağustos depreminin ardından yapılan araştırmalara dayanarak, olası Marmara depremi için zamanın daraldığını vurguluyor. Görür'e göre, büyük bir deprem durumunda İstanbul kendi kendine yetemeyebilir ve dış destek gerekebilir. Bu durum, yerel yönetimlerin ve hükümetin depreme karşı alması gereken önlemleri ve hazırlıkları daha da önemli hale getiriyor.

Sonuç olarak, Marmara Bölgesi'nde meydana gelen son depremler, büyük bir depremin habercisi olabilir. Bilim insanları ve yetkililer, bölge halkını depreme karşı daha fazla bilinçlendirmeli ve gerekli önlemleri almalıdır. Özellikle İstanbul gibi büyük ve yoğun nüfuslu şehirlerde, deprem hazırlıklarının hızlandırılması hayati önem taşımaktadır. Bu konuda herkesin duyarlı ve hazırlıklı olması gerekmektedir.