Coğrafyada tesadüfler kadar rivayetlere de mana yükleniyor. Tesadüflere pay bırakılmayan, tesadüfler ile tekrarlanan rivayetler, matematik kesinlikle kanunlaşabiliyor. O rivayetlerin birisine de 24 Ocak 1993 yılında katledilen merhum Uğur Mumcu'nun eşi  imza attı.  Kaleme aldığı "İçimden geçen zaman" adlı kitabında bazı faili meçhul cinayetlerin faili Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın iki küçük çocukla birlikte bir Kurban bayramında kendisini ziyaret ettiğini ve suikast ile ilgili uyarılar yaptığını yazdı Güldal Mumcu.Yeşil'i ziyareti sırasında tanımadığını sonradan fotoğraflarını gördüğünü ve bunlardan teşhis ettiğini de anlattı kitabında.

1993 yılının Kurban bayramı 1 Haziran'a denk geliyor. 6 ay sonra Yeşil, Güldal Hanım'ı evinde ziyaret ediyor hem de yanında iki küçük çocukla!

Anlatımı ve yazdıkları böyle Güldal Hanım'ın.

Ancak  gerek dönemin  MİT Kontr-Terör Dairesi'nin kayıtlarında ve bunun başkanı Mehmet Eymür'ün anlatımı farklı. Çünkü Yeşil 1994 yılında Elazığ'dan Ankara'ya göçüyor ve Etlik'te bir daire satın alıyor. Dairenin alım satım içinde yardımcı olan kişi de eski Ülkü Ocakları Başkanı İrfan Özcan!

Hatta Özcan, Yeşil'in Nevzat ve Murat adlı çocuklarını okula kaydettiriyor velisi olarak..

Bu fasıl bu kadar!

Dönelim; Mumcu'nun Abdullah Öcalan'ın izine sürmesine.

O yıllarda Öcalan bir muamma; Şam'da ikamet ediyor.

Mumcu gladyo bağını deşifre etmenin peşinde.

Çünkü 1971 yılında SBF'de tutuklanan Öcalan, kısa süre sonra tahliye ediliyor.

O yıllarda Sıkıyönetim Savcısı Baki Tuğ!

Zaten son görüşmesi de Baki Tuğ ile oluyor Uğur Mumcu'nun.

İddialara göre; MİT-Öcalan ilişkisini kanıtlayan belgenin sahibi Baki Tuğ. Belge, Mumcu'nun eline geçmeden meşum suikast yapılıyor..

Anımsattık..

Baki Tuğ, sonrasında ısrarla bu iddiayı yalanladı. Elinde belge olmadığını söyledi durdu, inananlar inandı, inanmayanlar da inanmadı! 

Şüphe hala ortada duruyor. Belki de Baki Tuğ, "gerçek" anılarını kaleme aldı ve bir kenara koydu. Vefatından sonra açıklanacak gerçek...

Bildiğim Baki Tuğ'un  Hukuk Fükültesi'nde öğrenci olduğu yıllarda en az kendisi kadard ünlü bir ismin varlığı. O kişi Bülent Öztürkmen...

Zaten Baki Tuğ, Abdullah Öcalan'ı sorgularken yanında da dönemin MİT'in sorgu ekibinin başında olan Bülent Öztürkmen var...

Abdullah Öcalan'ın "sır" sorgusunu da ikisi yapıyorlar...

Uzatmak mümkün...

Ama gerçeğin ortaya çıkmak gibi huyu var. An gelir, belki suikastten çok uzak bir şehirde; gerçek faillere ilişkin bir ip ucu belirir. Kim bilir. Şüpheden ve araştırmadan vazgeçmemek gerekiyor...