Pensilvanya müdavimi kalemlerin paniği anlaşıldı: GARSON’un servis ettiği FİŞLEME’deki çelişkilerin belgesine AVAZTÜRK ulaştı!
GARSON kod adlı FETÖ’cü gizli tanığın teslim ettiği dijitallere dayanarak İçişleri Bakanlığı emriyle açığa alınan ve içerisinde FETÖ ile ilişkisi bilinenlerin de bulunduğu 9103 kişilik listeye dair yeni belge ve bilgiler ortaya çıktı.
AVAZTÜRK, GARSON kod isimli FETÖ’cü gizli tanığın, savcılıktaki beyanına göre; 18 Nisan 2017 günü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak teslim ettiği dijitallere dair fikri takibi yepyeni belgelerle devam ediyor.
Bilindiği gibi; GARSON kod isimli FETÖ’cü gizli tanığın “servis ettiği” dijitallerde 200 bini aşkın Emniyet mensubuna dair FİŞLEME bilgilerinin yer aldığı, bu listelerdeki kodlamalardan yola çıkılarak FETÖ üyesi/sempatizanı olduğu gerekçesiyle 9103 kişinin Emniyet Genel Müdürlüğü’nün talebi ve İçişleri Bakanlığı’nın emriyle açığa alınmalarına karar verilmişti. Bu karar, açığa alınan personele tebliğ bile edilmeden, TC Kimlik numaralarının da bulunduğu ve görev yerlerini gösteren liste gece yarısı medyaya servis edilmişti.
Aradan geçen bir yıl içerisinde, FETÖ ile ilişkisi emniyetteki bir çok kişi tarafından bilinen isimlerin de yer aldığı 9103 kişilik listede olup hakkında adli soruşturma ve yargılama yapılanlar, FETÖ’cü gizli tanık GARSON tarafından “servis edilen” dijitallerdeki FİŞLEME listelerinde olmak suçlanmasına karşın hiçbir kritere rastlanmadığı için TAKİPSİZLİK ya da BERAAT kararları almış, bu kişilerle ilgili dijitaller içerisindeki listelerde kodlamanın dışında bir de ByLock tan tutuklananlar dahil FETÖ’cü olduğu sabit olmakla birlikte “etkin pişmanlık” hükümlerinden yararlanmak için başvuranların ifadelerinin yargılama gerekçesi sayıldığı ortaya çıkmıştı. Ancak hemen hepsinde, “etkin pişmanlık” kapsamında ifade verip tahliye olanların beyanlarının ya 17/25 Aralık 2013 öncesine dayandığı ya da gerçekle ilgisinin bulunmadığı soruşturma ve yargılama süreçlerinde adli kayıtlara geçmişti.
ERDOĞAN’IN KONUŞMASI PANİKLETMİŞTİ
AVAZTÜRK ve AVAZTÜRK Genel Yayın Yönetmeni Zihni Çakır, 27 Nisan 2017 tarihli savcılık ifadesine göre; FETÖ’cü gizli tanık GARSON tarafından teslim edildiği ortaya çıkan dijitallerdeki FİŞLEME listelerinin çelişkilerle dolu olduğunu bir çok kez gündeme getirmiş bu yönde örnekler de vermişti.
26 Nisan 2017 tarihli açığa alma kararı ile ilgili bazı milletvekillerinin de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaştığı ve kimi çelişkileri aktardığının tartışıldığı bir dönemde, Erdoğan, partisinin TBMM grubunda yaptığı konuşmada, "Kendilerini gizleyen FETÖ'cülerin, buldukları her fırsatta işleri tersine çevirme gayreti içinde olduklarının farkındayız. Bu amaçla eskiden beri hep yaptıkları gibi iftiralarla saptırmalarla sahte belgelerle masum insanların hayatlarını karartmak için fırsat kolluyorlar. Belki anlık neticeler alıyor gibi görünebilirler ama eninde sonunda gerçekler ortaya çıkıyor ve bu kumpasçılar yakayı ele veriyor” ifadelerini kullanmış, bu açıklamaların, 26 Nisan kararının arkasındaki kesimleri paniklettiği konuşulmuştu.
PANİĞİN İLK İŞARETİ PENSİLVANYA MÜDAVİMİ KALEMDEN
Tam bu dönemde, iktidara yakın medyadan Sabah Gazetesi Yazarı, Mahmut Övür, GARSON’un servis ettiği dijitalleri ve FETÖ’nün FİŞLEME eylemini meşrulaştırma çabası içeren bir yazı kaleme almış, bu yazıda, “açığa alınan 9103 kişilik listenin tamamını” FETÖ’cü ilan edilmişti. Yazıyı kaleme alan Mahmut Övür’ün, birkaç yıl önce gerçekleştirdiği Pensilvanya gezisini “hac farizesini yerine getirmiş bir huşu ile” kaleme aldığı ve FETÖ elebaşı için “Fetullah Gülen orada adeta bir sürgün hayatı yaşıyor.
Bu nedenle Anadolu’dan hatta dünyanın farklı coğrafyalarından binlerce insan Pensilvanya’ya akın ediyor” ifadelerini kullandığı ortaya çıktı.
FETÖ’nün firari elebaşı Fetullah Gülen’e yakınlığı herkesçe malum olan Mahmut Övür, dijitallerin ele geçirilmesinden zamanlamasına kadar her açıdan maddi hatalarla dolu “FETÖ’nün kirli arşivi ve seçim” başlıklı yazısında, bilerek ya da bilmeyerek, ByLock konusunda hassasiyet gösteren bir Emniyet Müdürünün bile FETÖ’cü gizli tanık GARSON tarafından servis edilen dijitallere dayanarak işlem gördüğünü “itiraf” ediyor ve “Daha ByLock tam bilinmeden ‘ByLock diye gizli bir iletişim ağı var. Bunun üzerine gidilmeli’ diye tutanak tutturarak önlem alan bir polis müdürünün bile FETÖ'cü olduğu bu yöntemle kanıtlandı” ifadelerini kullanarak, 26 Nisan açığa alma kararının FETÖ’nün bir kumpası olduğu kuşkusunu güçlendiriyordu.
VERİ İNCELEME RAPORUNDA ORTAYA ÇIKAN ÇELİŞKİLER BELGELERE YANSIDI
26 Nisan açıklarından önemli bir kesimin iade edileceğinin de konuşulduğu bir dönemde, Fetullah Gülen ve örgütüyle geçmişteki ilişkisi herkesçe malum olan ve bunu köşe yazılarına yansıtmaktan imtina etmeyen Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür’ün, FETÖ’cü gizli tanık GARSON’un servis ettiği dijitallerdeki FİŞLEME listesini “ByLock’un hukuki tamamlayıcısı” diye nitelendirmesinin ardından AVAZTÜRK’ün ulaştığı belgeler şok etti.
26 Nisan açığa alma listesinde bulunan ve GARSON tarafından servis edilen FİŞLEME listesinde “örgüte yakın/sempati duyan” kategorisinde bulunan bir polis memuru ile ilgili yürüyen yargı sürecinde, KOM Daire tarafından hazırlandığı anlaşılan veri inceleme raporunda, söz konusu polis memuru ile ilgili eğitim durumundan, göreve başlama tarihine, ilk tayin ve sonraki görev yerlerine kadar bir çok bilginin yanlış olduğu ortaya çıktı. Söz konusu polis memurunun görevde olduğu süre boyunca hiç görev yapmadığı Ankara’nın ilk tayin yeri ve 2015’de görev yaptığı gibi yanlış bilgiler, söz konusu FİŞLEME listesi üzerindeki şaibeyi daha da arttırdı. Benzer durumun, bir çok emniyet mensubu için savcılık soruşturmaları ve yargılama sürecinde hazırlanan veri inceleme raporlarında da görüldüğü öğrenildi.
İŞTE AVAZTÜRK’ün ulaştığı ve FETÖ’cü gizli tanık GARSON tarafından 18 Nisan 2017 günü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müracaatla teslim edildiği kendi savcılık ifadelerinden ortaya çıkan FİŞLEME listesine yönelik kuşkuları güçlendiren SKANDALIN belgesi: