Suriye'nin güneyinde yer alan Suveyda kentinde, birkaç gün süren gerginlik ve artan silahlı çatışma tehdidi sonrasında, göstericiler Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararının uygulanmasına yönelik taleplerinin karşılanması için barışçıl eylemlerine devam edeceklerini yinelediler. Bu karar, Suriye'deki çatışmanın siyasi bir çözüme kavuşturulmasını öngörüyor.

Göstericiler, güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu bir protestocunun ölümüne ve Washington'un bu duruma "derin endişe" duyduğunu belirtmesine rağmen, uluslararası toplumun tepkisine güvenmiyorlar.

Yerel muhalefet kaynakları, Suveyda'daki protestocuların Washington'un tepkisine güvenmediğini, çünkü BM ve diğer uluslararası aktörlerin, Suriye'deki çatışmanın başlangıcından bu yana dile getirdikleri endişelerin ötesinde bir adım atmadıklarını belirtiyor. Suriye'nin dört bir yanında yaşanan yıkım ve katliamlara rağmen, uluslararası toplumun sadece yaptırımlar uygulayarak rejimi hedef aldığını, ancak bu yaptırımların Suriye halkını daha da zor durumda bıraktığını ifade ediyorlar.

Kaynaklar ayrıca, Washington ve uluslararası toplumun Suriye'deki durumu İran ve Rusya'nın etkisine bıraktığını belirtiyor. Bu durum, Suveyda'daki göstericilerin, 13 yıldır süren savaş ve yıkımın ardından, uluslararası açıklamalara güvenmemelerine yol açıyor. Protestocular, meşru haklarını anayasa ve hukuk çerçevesi içinde alma konusunda ısrarcı olduklarını ve bu süreçte barışçıl kalmaya devam edeceklerini vurguluyorlar.

ABD'nin Suriye Büyükelçiliği, Suveyda'daki barışçıl göstericilere yönelik aşırı güç kullanımı konusunda derin endişe duyduğunu belirten bir açıklama yaptı. Büyükelçilik, bir protestocunun öldürülmesi hakkında da yorum yaparak, sivillerin kaybından üzüntü duyduğunu ve etkilenen herkese başsağlığı dilediğini ifade etti. Ancak, Suveyda'da genel bir memnuniyetsizlik hâkim. Göstericiler, Washington'un Gazze'deki Filistinlilere yönelik İsrail saldırıları karşısında sessiz kalmasını eleştiriyor ve bu durumun, ABD'nin Suveyda'daki bir vatandaşın öldürülmesine yönelik kınamasına olan güvenlerini azalttığını ifade ediyor.

BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Suriye'de çözüme yönelik ilerleme kaydedilmediğini ve Suriye'deki güvenlik durumunun, Gazze Şeridi'nde devam eden savaştan etkilendiğini belirtiyor. Pedersen, Suriye'deki çözümün askeri olmayacağını ve tarafların bu savaşı kazanamayacağını anladıklarını vurguluyor.

Suveyda'da barışçıl harekete olan bağlılık, Baas Partisi'nin hükümet ve parti merkezlerinin basılmasının ardından da devam ediyor. Protestocular, şiddete başvurmadan, özgürlük ve adalet taleplerini dile getirmeye devam ediyorlar. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Suveyda kentinden kaçan onlarca kişinin, şehrin merkezinde toplanarak barışçıl hareketin devam ettiğini yinelediğini bildiriyor.

Bu durum, Suriye'nin güneyindeki Suveyda kentindeki gerilimin yükseleceği ve silahlı çatışmaya doğru gidebileceği yönündeki korkuları pekiştiriyor. Ancak göstericiler, barışçıl yaklaşımlarının kurtuluş yolu olduğuna inanıyor ve rejimin devrilmesi, 2254 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının uygulanması ve tutukluların serbest bırakılması taleplerinde ısrarcı olmaya devam ediyorlar.