Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve tam 10 ili etkileyen deprem faciası, Türkiye’nin yüreğine kor düşürdü. 20 bini aşkın kişinin hayatını kaybetmiş olduğu, on binlerce kişinin ise yaralandığı felaketin ardından ilgili afet bölgelerinde OHAL kararı doğrultusunda çalışmalar devam ederken bazı mahallelerin tamamen yok olduğu öğrenildi.

10 ilde binlerce yapının yıkılmasına sebep olan deprem faciasının ardından ilk iş enkaz çalışmaları ile vatandaşlara sağ salim ulaşmaya çalışmak olurken öte yandan sokakta kalan on binlerce depremzede için de yardım kampanyaları başlatıldı. Gıda ve barınma ihtiyaçları başta olmak üzere her türlü yardım başlığı altında depremzedeler için büyük bir seferberlik söz konusu iken felaketin mali boyutu da ele alınmaya başlandı. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu, yapmış oldukları bir çalışma sonucunda depremin ülke ekonomisine maliyetini gözler önüne serdi.

KALEM KALEM AÇIKLADILAR!

Deprem felaketinin ardından “2023 Kahramanmaraş Depremi Afet Durum Raporu” başlıklı bir rapor yayınlayan Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu, depremin mali etkisine değindi. 1999 depremine ait resmi verilerin referans alınması gerektiğini belirten raporda, 10 ili etkileyen deprem felaketinde can kaybının 72 bin 663 olacağını öngörüldü. Depremin ülke ekonomisine verdiği mali hasarın ise 84,1 milyar dolar civarında olacağı tahmin edildi. Altyapı hasarlarına ilişkin 7 alt başlığa yer verilmiş olan raporda, ilgili başlıklar şu şekilde sıralandı:

• Ulaşım, elektrik, doğal gaz, petrol hatları, iletişim, hastaneler, okullar.

ÖNERİLERİ SIRALADI!

Deprem felaketinin ardından ekonomik anlamda toparlanabilmek amacı ile 4 önerinin yer aldığı raporda, ilgili öneriler şu şekilde sıralandı:

• Daha önce yaşanmış olan büyük depremlerin ekonomik etkilerinin makroekonomik ve sosyo- ekonomik analiz boyutu ile ilgili olarak detaylı incelemeler yapılmalıdır.
• Deprem ile ilgili olarak yasal düzenlemeler ve kurumsal yönetim konuları gündeme getirilmeli, depreme dayanıklı daha iyi bir şehir planlanmasına yönelik örgütlenmelere imkan tanınmalıdır.
• Yeniden inşa ve ekonomik rehabilitasyon safhalarında piyasa ekonomisi esas alınmalı ve ilgili başlıklar ekonomik gelişme yaklaşımı çerçevesinde ele alınmalıdır.
• Geleceğe yönelik yapılması gereken deprem riski ve ekonomik hazırlık çalışmaları, bilimsel yaklaşımlar baz alınarak hazırlanmalıdır.