Ekonomik Krizin Gölgesinde Yürek Burkan Bir Gerçek: Anne Kucağından İnternet İlanlarına

Ekonomik Krizin Gölgesinde Yürek Burkan Bir Gerçek: Anne Kucağından İnternet İlanlarına

Türkiye'deki ekonomik krizin derinleştiği bu günlerde, maddi sıkıntılar içindeki annelerin doğmamış ya da yeni doğmuş bebeklerini satma noktasına gelmesi, sosyal medyanın gündemine oturdu. İşte detaylar...

Türkiye, son yıllarda ekonomik sıkıntıların giderek derinleştiği bir dönemi yaşamakta. Bu zorlu süreç, toplumun her kesimini etkilerken, en savunmasız olanların başında gelen anneler ve bebekleri üzerindeki etkisi ise yürek burkan cinsten. Maddi imkansızlıklar içinde çırpınan bazı anneler, çaresizlik içinde en zor kararı alıyor: Bebeklerini satmak.

Kırıkkale'de yaşanan bir olay, bu acı gerçeğin sadece bir yansıması. 55 günlük kız bebeğini 100 bin TL karşılığında satışa çıkaran bir anne, borçlarını ödeyebilmek ve yaşadığı maddi sıkıntılardan kurtulabilmek için internet sitesi üzerinden ilan verdi. Bebeğin evlilik dışı dünyaya geldiği, kimliğinin ve doğum raporunun olmadığı bilgisi paylaşılırken, annenin yaşadığı çaresizlik ve sıkıntı dolu günler, kelimelere dökülüyor.

Antalya'da yaşayan 23 yaşındaki başka bir anne ise, doğumuna 30 gün kalan kız bebeğini 110 bin TL'ye satışa sundu. Hamile kadın, bebeğin doktor kontrollerini ve ultrason fotoğraflarını da paylaşarak, alıcının doğum masraflarını üstlenmesi gerektiğini belirtti. Bu annenin de acil maddi desteğe ihtiyacı olduğu ve bebekle ilgili tüm sorumlulukları bir an önce üzerinden atmak istediği açıkça görülüyor.

Bu ilanlar, internet üzerinden bebek alan ailelerin de dikkatini çekiyor. İzmir'de bir aile, üniversite öğrencisi bir anneden 45 bin TL karşılığında bebek sahiplendiğini ifade ederken, başka bir aile ise hastane masraflarını ödeyip, bebeği kendi çocukları gibi sahiplenmek için gerekli işlemleri yaptığını belirtiyor. Bu durum, bebek satışının sadece satanları değil, alanları da içine alan geniş bir spektrumu kapsadığını gösteriyor.

İlanların altına yapılan yorumlarda ise, para karşılığı bebek satmanın vicdansızlık olduğunu belirtenler kadar, bedelsiz bebeği sahiplenmeye hazır olduklarını ifade edenler de bulunuyor. Bu yorumlar, toplumun farklı kesimlerinden insanların bu duruma tepkilerini ve duyarlılıklarını ortaya koyuyor.

Ekonomik krizin gölgesinde, maddi sıkıntılar içinde kıvranan annelerin bebeklerini satma noktasına gelmesi, Türkiye'nin sosyal yapısında derin yaralar açıyor. Bu durum, aynı zamanda toplumda dayanışma ve yardımlaşma ihtiyacının da altını çiziyor. Bu trajik olaylar, maddi imkansızlıkların insanları nasıl zor kararlar almaya itebileceğinin acı bir göstergesi olmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal duyarlılık ve yardımlaşmanın önemini de hatırlatıyor.