Coğrafya, sonsuz ihtimallerin yurdu.İşgal, ihtilal, ihanet bir gece vakti ihtimal olmaktan çıkıyor, ete kemiğe, kana bürünüyor. Ruhsatlı silahların sahibi asker-polis böyle vakitlerde eşkıyalaşıyor. Üniformaları illegalitede yaşadıklarının tek kanıtı haline geliyor. Haliyle yer altı örgütleri de, fırsatı kaçırmıyor,  legale geçiyorlar.

Sır sır olmaktan çıkmak için vaktini bekliyor.

 Malumdur ki ihanet de öyle...

Sır ne kadar sabırlıysa; ihanet bir o kadar sabırsız.

Çünkü, ihanet  her daim tebdil geziyor.Bir tanığın, tandığın ortaya çıktıvermesi an meselesi.

İşte o an ihanetin ölümüdür.

Tanık,tanıdık ihanetin celladıdır. Tanıktan da tanıdıktan da korkar ihanet...

Sırf bu yüzden acelecidir ihanet; ölmemek için öldürmek zorundadır...

İşin aslı tarihte amacına ulaşmayan ihanet de yok gibidir..

"Sonucu en kesin eylemdir" denmesi bundandır ihanete..

6/8 Ekim 2014'te  gördük ihaneti...

Serseriler fırsat buldu!

Vatana kast etmek istedi.

Fail belliydi;PKK...

Tetik düşürenler  kadar düşürten de faildi. Resmi tarihçiler, tetik düşürteni faili meçhul olarak kaydettiler deftere..

Gayr-ı resmi tarihçiler ise İran  notunu düştü, failin karşısına...

Geldik 24 Kasım 2016'ya ve Fırat Kalkanı operasyonuna...

Bu tarih mühimdi yer altı tetikçileri için.

Tam bir yıl önce düşürülmüştü Rus uçağı!
İstim üstündeydi resmi ve gayri resmi güçler..
Ve beklenen o an geldi.   Fırat Kalkanı Operasyonu'nda Türk askerine havadan saldırı düzenlendi.

Muhipler faili  hemen buldu.!
Suriye-Rusya...

Devletin gayrı resmi yazıcıları yine  kara kaplı defteri açtı; alacak hanesine  ABD-İran kaydını düştü...

ABD; 15 Temmuz'da TSK'daki elemanlarına  üniforma yerine FETÖ cüppesi giydirmişse, Suriyeli pilotların bellerine de  Acem  şalı bağlamıştı....

PKK'nın Suriye kolu PYD/YPG'nin de üniforma kumaşı Amerikan menşeliydi...

Zaten reddetmiyor bunu ABD...

Türkiye'nin adının karşısındaki  "stratejik müttefiklik" silindi ABD'de; yerine de çoktan "düşman devlet" yazıldı.

 TSK'da bunun farkında...

Türkiye'de  sildi ABD'nin adının karşısındaki "Dost ve müttefik devlet" yazısını...

Yerine de "adları ister DEAŞ ister PYD olsun isterse de FETÖ olsun;  asıl terör örgütü ABD" diye yazdı...

Sadece yazmakla da kalmadı...

Suriye'de artık  sadece ABD silah çatmıyor, TSK'nın da süngüsü ayışığında  parlıyor...

Planlamalar, stratejiler Suriye'de  kısa ve orta vadede kalıcı olmak üzerine yapılıyor.

Irak'ın kuzeyindeki Başika üssü modeli Mare hattı için de düşünülüyor devletin zirvesinde...

Askeri amaçlı yollar; bölgeler, karakollar hatta pistlerin inşası planlanıyor...

Coğrafyada belirsiz bir gelecek yaratmak için o kadar çok ihtimal ve nöbetçi aktör varken haliyle TSK da "Sahneye çıkmadan oyunun"bitmeyeceğinin farkında...