O meşum mukatele (boğazlaşma) var olmadan evveli; mazlumlar coğrafyası hiç olmadığı kadar candaştı…

Çanakkale’de  ve Allah-u Ekber’de de vardı; Türk’ün yanında Ermeni, Rum, Yahudi, Süryani ve  de Keldani…

Kürt; Müslim’di; saymıyorsam, sebebi o…

Bir vakitler hudutlarda; hatta İstanbul’da İngiltere vardı; Rusya vardı; Fransa, İtalya vardı…

ABD sonradan çöktü mazlumlar coğrafyasına…

İkinci savaşla işgal etti Avrupa’nın yarısını…

SSCB’ye yani mazlumların umuduna silah çekti, çektirdi…

An geldi çöktü SSCB; yeniden mukatele yaşandı mazlumlar coğrafyasında..

Unutmayın Bosna’yı…

Ekleyin Irak’ı, Suriye’yi ve de Mısır’ı…

Baharına kan bulaşan Arap ülkelerini…

 Anımsayın; vatan kahramanı Kaddafi’yi…

Ve bugün…

Yine  hudutlarımızda aynı ülkeler; bir farkla bu kez Rusya’ya gel gitli..

Sultan Galiyef’in ülkesi değil, artık Rusya…

Ama Türkiye, hala Galiyef’in hele Mustafa Kemal’in memleketi..

Stalin’ine teslim etmedi camileri Galiyef; İngiliz’e terk etmedi Ayasofya’yı Mustafa Kemal…

Mukatele kapıda değil, hudutlar içinde…

İster adı PKK olsun, ister adı Cemaat!

Adları ne olursa olsun, kıbleleri Washington!

Hele Kandil;  artık “Alamut” değil, Kürt kıran kalesi …

Şimdilerde “hendeklerde” kırdığı gençlerin anne babaları “Malwerani” adını taktı, PKK’ya..

Yakıştı da bu ad…

“Malwerani”nin Türkçesi “harabe veya yıkılmış ev demek”miş…,

PKK, Kürtleri kırdırmakla kararlı, çünkü arkasında ABD var…

ABD, Suriye’nin Kuzeyi’nde “kanton” sözü verdi Kandil’e…

Bu söze inandı Kürt kıran hareketi.

Rusya-İran ile vuruşurken Suriye’de ABD, yine Kürtleri sürdü cepheye. Kürtler, Suriye’de de kırılıyor, Türkiye’de de…

Daha çok Kürt kırılacak bu gidişle; ama  Coniler artık  Washington’a ceset torbalarında dönmüyor…

PKK, Molla Mustafa Barzani’nin sonunu; ABD’de  de Çanakkale’yi unutmasın…

Çünkü an gelir; Rusya’da Galiyef’in ve Türkiye’de de Mustafa Kemal’in hayaleti dolaşır…