NECDET PEKMEZCİ
Şu Rıza Zarraf meselesi!
Herif; kendi ayağıyla gittiği ABD'de tutuklandı tutuklanmasına da "milli mesele" haline geldi. Aynı yolla
ABD'ye seyahat eden Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Attila'nın gitmesi ve
tutuklanması da eklenince, sanırım meseleye bir de boğazlar da eklendi. Sanırsınız ki; Montrö pazarlığı...
Gidenler; ayaklarıyla gitti!
Kimse kimseyi "kargo"yla göndermedi ABD'ye..
Aksini düşünmek de mümkün!
Çünkü rivayet muhtelif...
Neyse;aklı evvel ne kadar isim varsa, ki; bu coğrafya ahkam kesmeyi maharet bilen ve kerametinden sual
olunmayan bir o kadar zevat var...
Pusuya yatmış bekliyor!
Zarraf ve Atilla da ötücü Keklik...
"Savaş suçu", "Terör örgütlerine yardım ve yataklık"; ekle ve de say sayabildiğin kadar....
Suçlanan Türkiye Cumhuriyeti oysa...
Ama aklı evvel buna bakmıyor..
Anlayacağınız; Türkiye'yi ya ABD özgürleştirecek ye da AB...
ABD ve AB'nin Yugoslavya'da Irak ve Suriye'de özgürleştirdiklerinin mezarları bile yok (toplu mezarları
saymazsak)oysa...
Hele ABD; o kadar masum ki; AB'nin bile bu kadar "insancıl" bir ülkenin karşısında kendini masum
htiğini sanmıyorum.Üstelik ABD'nin bu masumiyetten bir de kibirlenmediğini eklersek AB'nin ruh
hali anlaşılır herhalde...
Hele İngiliz yok mu!
Sırıf riyakar, ya Fransız'a ne demeli!
Safi böbürlenme!
Al; Alman'ı...
Suçlarken bile suçlu!
Geldik Ruslara...
Ne kendileri masumdur, ne de diğer milletler!
Ama ABD, malumdur ki "masum"dur...
Öyleyse dış politikada çıkar gözetmez, yardım severdir. Bunu da açıkça söyler. Bu yalana ne ABD ne de
diğer milletler inanır. Ancak ABD de diğerleri de inanmış gibi yaparlar. Çünkü, ABD "inanmıştır" bir
kere...
ABD'nin kendini aldatması mese değildir artık. Asıl mesele diğer milletleri de aldanmasıdır!
Oysa aldanan milletler aldandıklarını bilirler de söyleyemezler...
Yani; ABD hiç bir çıkar gözetmeden; özgürlük,. demokrasi, insan haklarını getirirken bir coğrafyaya; buna
bir de milletleri kendi kendilerinden kurtarma görevini üstlenir!
Haliyle mevzu derin!
Derin olunca da ABD'nin Adana Konsolosluk Tercümanı Hamza Uluçay'ı da anmadan geçmeyelim.
Ki kendisi ABD'nin Barış Gönülllüleri tarafından ABD'ye götürülmüş ve eğitilmiştir. ABD'nin Türkiye
Büyükelçileri değişse de Adana Başkonsolosluğıu'nda da değişmeyen tek isimdir Hamza Uluçay!
Ve Türkiye Cumhuriyeti tuttu, bu adamı mahpusa koydu...
Çünkü ihaneti, ülkesine tutkusunun kanıtıydı!