İnsan düşünür ya bazen ben kimim, nereye aitim? İçinden kalbim nerede huzur buluyor? diye sorar kendine. Her insan zaman-zaman bunu his eder. İşte ben de bunu yaşadım.

Azerbaycan, Oğuz Türk yurdunda, Türk şehri Bakü'de doğmuş bir Azerbaycanlı Oğuz Türk'üyüm Elhemdülillah. Bakü benim köküm, ama İstanbul benim ruhumdur. Çünkü çocukken hep hayalime gece ışıkları yanan, sokakları tatlı kokan, tatlı dediysem bildiğiniz şerbetli tatlı , eski dönemlere ait binaları, hanları, hamamları, çeşmeleri, kervansarayları, sarayları, camileri, lale bahçeleri ve konakları olan bir sahne gelirdi ve orası aklımda Türkiye'dir diye kalırdı, hemen büyüyeceğim ve oraya gideceğim diye hayal kurardım. Büyüdüm tarihi okudum, Türklüğümün farkına vardım, ülkülü, imanlı, bilinçli bir Türk olabilmek için çok okudum, çok araştırma yaptım. Kutlu Türk şehri İstanbul'a ve tarihte var olan, dünya tarihine nam salmış bir şahsa aşık oldum, şehrin resimlerine bakmaya doyamadım. Bu kutlu önder ve bu kutlu şehir hakkında okumaktan kendimi alamadım. O kutlu şahsiyet, o kutlu önder Fatih Sultan Mehmet Han, o kutlu şehir İstanbul'dur. Hakkında okuyunca, araştırınca bir gün efendimiz Hz Muhammed'in (s.a.s) bir hadisi karşıma çıktı: "Konstantini'ye elbette bir gün feth olunacaktır. Ne güzel kumandandır o kumandan ve ne güzeldir o askerler".

Okuyunca çok etkilenmiştim. Sonra her an dua ederdim İstanbul'a gideyim orayı göreyim diye. Her gece yattığımda uyumadan önce fethin simgesi Ayasofya camisini görmeyi, Fatih camisinde namaz kılmayı dileyerek dualar ederdim. İstanbul'a ilk geldiğim gün çok şaşırmıştım, çünkü çocukken hayalini kurduğum sokakları tatlı kokan, ışıkları yanan ve eskiye ait binaları, camileri olan o sahne şimdi hayal değil gerçekti; Şükürler olsun Allah’a (c.c.) Anladım ki, ben bu şehre ,buradaki Türk-İslam kültürüne aşığım. Meğerse ben buraya aitim, ruhum burada bu şehirdeymiş. Sanki bu şehirde doğmuş, hep bu şehirde yaşamış gibiydim. Her sokak, her tarihi bina o kadar benden, o kadar benimdi ki ,inanılmaz bir duyguydu bu. Ama etraftaki insanların umurunda bile değildi bu şehir, onlara kızıyordum aslında, nasıl da böyle vurdum duymazlardı. Bu güzel şehrin İstanbul'un nasıl farkında değillerdi. Zaten Bakü'deyken de Türk Kafkas İslam Ordusu'ndaki askerlerimizin ve komutanların yattığı Türk şehitliğini ve hemen yanındaki, İşgalci faşist Rus ordusunun 20 Ocak katliamında vahşice öldürdüğü Azerbaycan Türkü olan şehitlerimizin yattığı şehitliği ziyaret ederken de aynı kızgınlığı yaşar bazı insanların, kardeşliği kanıyla yazmış bu kahramanlara ve manzaraya karşı vurdum duymazlığına sinir olurdum. İstanbul'da da aynısını yaşadım; Her taşı, her toprağı tarih olan bizden olan, bizim olan bu şehre nasıl da duyarsızlardı. Bir de duymuştum iki şehir insanı etkisi altına alıyormuş, birisi Hz Muhammed (s.a.s) kabrinin bulunduğu Mescid-i Nebevi'nin olduğu Medine, diğeri Türk-İslam uygarlığının en eşsiz eseri, Fatih'in fethettiği İstanbul diye söylenirdi ve çok haklı bir sözdür. İstanbul güzel, hırçın, olgun, asil ve sırrını sadece duya bilene fısıldayan bir şehirdir.

Aşkın kendisi, aşkın şehri İstanbul'u anlatmak mısralara sığmaz doğrudur ama ben hislerimi, duygu ve düşüncelerimi sığdıramasam da naçizane anlatmaya çalıştığım "Aşk şehri" (Şehr-i Aşk) şiirini sizlerle paylaşmak istedim değerli okurlarımız:

Aşk bir şehir olur mu?

Olmaz, söyleme sakın!

Konuşur mu bir şehir?

Göğsünde saklar mı ?

Bilinmeyen sırları.!

Suskun, suskun bakar mı

Umursamaz ruhlara?

Seslenir mi beş vakit

Yeşil Türbelerinden,

O yedi tepesinden.

Peygamberin müjdesi,

Fatih'in hayalinden,

Mimar Sinan süsünden ,

Maziden en derinden.

Duyabilen kalplere.

Olmaz söyleme sakın!

Türk İslam Ülküsünden,

Tarihin sayfasından.

Kapalıçarşı’sından,

Boğazdan, Hisarından.

Türkün iradesinden ,

Fetihi hatırlatan

Fatih'in kalesinden

Bir milletin şanını, şerefini

Anlatır mı bir şehir

Habersiz olanlara!

Olmaz söyleme sakın!

Allah c. c bu muhteşem, eşsiz şehirde ezanımızı, bayrağımızı ve biz Türkleri daim eylesin. Sonsuza kadar sağ olalım, var olalım . Amin. Amin. Amin. Allah c.c dilek ve dualarımızı kabul eylesin.

Ne Mutlu Türküm Diyene!

P.S: Türk komutan İshak ÇELİK beye, her zaman verdiği değerli bilgiler ve destek için özellikle teşekkür ederim. Saygılarımla.